Geriatri Ve Sağlık Uygulama Tebliği - Basın Bildirisi

Geriatri Ve Sağlık Uygulama Tebliği - Basın Bildirisi

GERİATRİ UZMANLIĞI ve SUT

Geriatri, 60 yaş ve üstü bireylerin sağlık sorunları, hastalıkları, sosyal ve fonksiyonel yaşamları, yaşam kaliteleri, koruyucu hekimlik uygulamaları ve toplum yaşlanması ile ilgilenen bilim dalı olup iç hastalıklarının bir yan dalıdır. Geriatri Uzmanı, iç hastalıkları uzmanlığı sonrası, içerisinde zorunlu Nöroloji ve Psikiyatri anabilim dalı rotasyonları yer alan 3 yıllık geriatri yan dal eğitimi almaktadır. Ayrıca hem bu durum hem de geriatri uzmanının yetkinlikleri ve kabiliyetleri TUKMOS geriatri uzmanlık eğitimi müfredatı tarafından belirlenmiş ve ilan edilmiştir. 

Bilindiği gibi geriatri, ilerleyen yaşla birlikte ortaya çıkan biyolojik ve fonksiyonel kayıpların hastalıklardan ayırımının yapıldığı, bu yaş grubunda sıklığı ve sayısı artan hastalık bilgileri ile bu hastalıklar, biyolojik ve fonksiyonel kayıplarla bu hastalara uygulanan tedavi yaklaşımlarının etkileşimi gibi oldukça karışık hekimlik pratiği bilgisini gerektirmektedir. Tıbbın diğer ihtisas alanlarından farklı olarak geriatrik olguların günlük yaşam aktivitelerinin yani fonksiyonelliğin artırılması tedavinin öncelikli hedeflerindendir. Bu kadar kapsamlı bir inceleme birçok hastalığın daha belirti vermeden önce teşhis ve tedavisini mümkün kılar. Bu değerlendirmeler doğrultusunda polifarmasi, depresyon, demans, malnutrisyon, uyku bozuklukları, ağrı, sarkopeni, düşmeler, inkontinans gibi geriatrik sendromlar ile başarılı yaşlanma süreçleri geriatrinin temel ilgi alanını oluşturmaktadır. İlerleyen yaş ile birlikte artan komorbidite ve buna bağlı olarak polifarmasinin sıklığı nedeniyle yaşlı hastanın bütüncül bir yaklaşımla uygun hedefler belirlenerek sağlık yönetiminin yapılması gerekmektedir.

Bir yaşlının sıklıkla karşı karşıya olduğu kronik hastalıklar ve yukarıda belirtilen geriatrik sendromların tetkik ve tedavi aşamasında geriatri uzmanının SGK tarafından kısıtlanması bu sürecin başarısına ket vurmaktadır. Sağlık politikalarına yön veren ekiplerin bu gerçeği gözardı etmelerini anlamak mümkün değildir.

Bu doğrultuda Sağlık Uygulama Tebliği’nde yer alan aşağıdaki maddelerde değişiklikler yapılarak gereken yetkinliğin sağlanmasının bilimsel kanıtlar ve etik normlarla çelişen mevcut sürecin düzelmesine faydalı olacağını düşünmekteyiz.

-Sağlık Uygulama Tebliği’nde 18 Mayıs 2018 tarihinde yapılan değişiklikile trisiklik, tetrasiklik ve SSRI (serotonin geri alım inhibitörleri) grubu antidepresanların 6 aydan uzun kullanımlarında kurum tarafından ödenmesi için psikiyatri uzmanı raporu şartı getirilmiştir. Belirtilen tarih öncesinde geriatri uzmanlarının takipli hastalarına başlayabildikleri tedaviler, bu değişiklik sonrası aksayabilmekte ve/veya hastaya maddi yük getirmeye başlamıştır. Bu süreç nedeniyle hastalar zor durumda kalmış, hekimin tedavi seçenekleri dolaylı olarak kısıtlanmış ve hasta-hekim ilişkisinde bozulmalar yaşandığı gözlenmiştir. Ayrıca Bupropion, vortioksetin ve agomelatine yalnızca major depresif bozukluk tanısıyla psikiyatri ve nöroloji uzmanlarınca rapor düzenlenebilmektedir. Yaşın ilerlemesi ile sıklığı artan nörodejeneratif hastalıklarla ve duygudurum bozukluklarıyla geriatri pratiğinde sıklıkla karşılaşılmaktadır. Bu hastalıkların tedavisinde geriatri alanının seçeneklerini kısıtlamak, geriatristleri eğitimini aldığı disiplinin hastayı hakettiği tedaviden mahrum bırakmak anlamına gelebilmektedir. Bir yaşlının duygudurum bozukluklarına yönelik tedavisi için psikiyatri uzmanına başvurmasını zorunlu kılmak ilgili bireyi gereğinden fazla zahmete sokmak, sağlık kaynaklarının fazla kullanımına yolaçmak ve bunların doğal bir sonucu olarak tetkik ve tedavi maliyetlerinin artması anlamına da gelmektedir.

-Demans, geriatri pratiğinin en önemli sendromlarından birisidir ve Geriatri kliniklerinde kognitif bozukluğun erken dönemde saptanması için Ayrıntılı Geriatrik Değerlendirmenin bir parçası olarak kognitif değerlendirme rutin olarak yapılmaktadır. Bu hastaların takibin de ortaya çıkan nonkognitif semptomların tedavisinde zaman zaman kullanılabilen anti-psikotiklerden sadece risperidon’un geriatri uzmanlarınca reçete edilip diğerlerinin SUT tarafından kısıtlanması hastaların başka bir mağduriyet konusu olup geriatrisler için de zorluk oluşturmaktadır. Bu nedenle, genel tıbbi duruma bağlı mental bozukluklar (11.01 medulla kodlu, ICD kodları F07, F09, F99, Z81.0) tanısıyla da bu ilaçların raporlanıp reçete edilebilmesi ve özellikle yaşlı bir demans hastasının tek bir hekim (geriatrist) tarafından yönetilmesi önem arzetmektedir.

-Bu taleplerin en temel gerekçelerinden biri “yaşlıların sağlık hizmetlerinin bu konuda yetkili tek merkez tarafından yürütülmesi ve yaşlıların hastanelerde poliklinik poliklinik dolaşarak mağdur olmaması” olduğunu tekrar hatırlatmak isteriz. Çünkü yaşlılara ait hastalıklar ve bu konudaki tedaviler tek elden bütüncül bir şekilde idare edilmediği takdirde başarılı olunmadığı bugün evrensel bir gerçektir. Bu düzenlemelerle, farklı disiplinlerce geriatrik olguyu değerlendirirken bütüncül değerlendirmeden uzak olabilen gereksiz uygulamaların neden olduğu harcamalar önlenmiş olacaktır.

Ayrıca, ülkemizin yaşlıları hakkettikleri şekilde değerlendirilecek, bu konuyla karşılık beklemeden üstün gayretle çalışmakta olan geriatri uzmanlarının motivasyonu artacaktır ve 2020 yılında %10’u 65 yaş üzerinde olacak ülkemizin ihtiyaçları doğrultusunda yaşlı sağlık problemleri konusunda uzmanlaşmış geriatri uzmanı sayısının hızla artacağı da bir gerçektir. Sonuçta, belirtilen bu düzenlemelerin yapılmasıyla hızla yaşlanmakta olan ülkemizde yaşlı değerlendirilmesi bir standart kazanacak ve bu konu ile ilgili gerek resmi gerekse özel kuruluşların ilgisi hızla artarak geriatri ülkemizde hakkettiği değeri bulacaktır.

Saygılarımla.

Prof.Dr. Ahmet Turan IŞIK

Geriatrik Bilimler Derneği Başkanı                                         

İletişim için: 0 232 412 43 41 & geriatrikbilimlerdernegi@gmail.com